Mike Reynolds. Kimine göre deli, kimine göre dahi. Kaynaklarının her geçen gün azaldığı ama kaynakları kullanan nüfusun arttığı bir dünya. Bu ekonomik olarak kıtlık kavramını doğururken, insani olarak da yokluk kavramını doğuruyor. Gelişmiş yada geri kalmış ülkelerin en büyük sorunlarından biri olan kaynak yetmezliği, başka bir açıdan baktığınızda ise atık yönetimini getiriyor. Sürekli tüketen ve her zaman artış eğiliminde olan bir nüfusun, gelecekte nasıl durumda olabileceğini tahmin etmek zor değil. İşte bu noktada Mike Reynolds gibi insanlar ortaya çıkarak, farklı fikirleri ile Dünya’ya yol göstermeye çalışıyorlar. Mike Reynolds’un fikri ise şu; Bir eviniz olsun, suyundan tutunda, elektriğine kadar her şeyi kendi üreten, bütün ihtiyaçlarınızı karşılayan bir ev. Bu düşüncesi kapsamında evler inşa eden Mike Reynolds’da tabii ki böyle bir evde yaşıyor. Harcında araba lastikleri, kutu kola tenekeleri, cam ve plastik şişeler olan bir ev duvarı hayal edin. İşte bu malzemelerden, bilimsel verileri de kullanarak evler inşa ediyor Reynolds. Öyle ki; evlerinin içinde kullanılan su tam 4 farklı aşamada kullanılabiliyor ve son olarak da rafine edilerek gübreye çevrilebiliyor. Toplumsal anlamda tüketme kültürüne sahip olduğumuz bir gerçek. Ama bu daha ne kadar devam eder bilmiyoruz. Bundan dolayı da, yaşamak için yaşatmak prensibinin en önemli prensip olduğunu düşünüyorum. Aşağıdaki video da, gerekli detayları görsel bir şekilde görebilirsiniz.
Ne dersiniz, bize Anadolu’nun güzel ovalarına bu evlerden yapıp yerleşsek mi?
https://www.youtube.com/watch?v=rmiX-ha0Moc
Erhan Işık
Kalite Yönetim ve Süreç Optimizasyon Sorumlusu